Öğrenemeyen çocuk yoktur

Öğrenemeyen çocuk yoktur
 Yazı İşleri Müdürü
Kırıkkale Üniversitesi Eğitim Fakültesinde, Down Sendromu Farkındalık Günü münasebetiyle, Özel Sporcular Yüzme Şampiyonu ve Spor Bilimleri Fakültesi öğrencisi Berkay Orak, annesi Sevinç Orak ve babası Özkan Orak’ın katıldığı...

Kırıkkale Üniversitesi Eğitim Fakültesinde, Down Sendromu Farkındalık Günü münasebetiyle, Özel Sporcular Yüzme Şampiyonu ve Spor Bilimleri Fakültesi öğrencisi Berkay Orak, annesi Sevinç Orak ve babası Özkan Orak’ın katıldığı bir söyleşi programı düzenlendi. Oğlu Berkay’ın eğitim süreci ve süreçte yaşadıklarını anlatan Sevinç Orak “20 sene önce şimdiki imkânların çoğuna sahip değildik. Biz hiç yılmadık. Sevgili genç arkadaşlarım eğitimin mucizesi şu ki, öğrenemeyen çocuk yoktur. Uygun yöntem ve teknikle, çok tekrarla her çocuk öğrenir” diye konuştu.

AMAÇ FARKINDALIK OLUŞTURMAK

Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölümü tarafından, Engelsiz Kültür Spor, Sanat Etkinlikleri çerçevesinde ve Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Sarol moderatörlüğünde yapılan söyleşide Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Kürşat Öğülmüş de konuşmacı olarak yer aldı. Nurettin Topçu Konferans Salonu’nda yapılan söyleşiye, Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sinan Ayan, Spor Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Rüstem Orhan, öğrenciler, akademik ve idari personel katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan programda konuşan, Özel Eğitim Topluluğu Başkanı Elif Sude Subaşı, “21 Mart, down sendromlu insanların 21. kromozomunun 3 tane olmasını simgeliyor. Dünya Down Sendromu Gününde down sendromu hakkında farkındalık oluşturmak,  down sendromlu bireylerin ayrımcılığa uğramasını önlemek, erken ve sürekli eğitimin önemine dikkat çekmek amaçlanıyor. Biz de bu amaç doğrultusunda Özel Eğitim Topluluğu olarak Üniversitemiz Spor Bilimleri Fakültesi öğrencisi Berkay Orak, annesi Sevinç Orak, babası Özkan Orak, değerli hocamız Doç. Dr. Halil Sarol ve Dekan Yardımcımız, Özel Eğitim Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Kürşat Öğülmüş’ün katılımı ile bir söyleşi düzenledik” ifadesini kullandı.

Çok Tekrarla Her Çocuk Öğrenir

Moderatör Doç. Dr. Halil Sarol’un konuşmacıları tanıtması ile başlayan söyleşide, oğlu Berkay’ın eğitim süreci ve süreçte yaşadıklarını anlatan Sevinç Orak, “2000 yılında Berkay’ı kucağıma aldığımda bir gün böyle bir üniversitenin salonunda Berkay’la ilgili bir konuşma yapabileceğim hayallerimin bile ötesinde bir şeydi. Bana bu mutluluğu yaşatan başta Rektörümüz, siz değerli hocalarıma ve oğluma, üniversitede ona her konuda yardımcı olan arkadaşlarına, akademisyenlere çok teşekkür ediyorum. Bir anne olarak engelli bir çocuğu kucağınıza aldığınızda hissettiğiniz şey, çok büyük bir hayal kırıklığı oluyor. Berkay 1 yaşında iken bir özel eğitim kurumunda eğitime başladı. Bir yıl sonra fark ettik ki Berkay’ın öğretmeni özel eğitim değil psikolojik danışma ve rehberlik mezunuymuş. O zaman bende bir öğretmen olarak özel eğitimi öğrenmem gerektiğine karar verdim ve Batıkent’te eğitim ve uygulama okulunda çocuğuma ve bizim gibi engelli çocuğu olanlara faydamız olsun diye göreve başladım. Anne ve babası olarak her zaman bir adım önde olmak için çok büyük fedakârlık yaptık. Önümüze birçok engel çıkartıldı. Sadece okul yönetimi ya da öğretmenlerle değil, okul arkadaşları ve onların velilerinin önyargıları ile mücadele ettik. 20 sene önce şimdiki imkânların çoğuna sahip değildik. Biz hiç yılmadık. Sevgili genç arkadaşlarım eğitimin mucizesi şu ki: öğrenemeyen çocuk yoktur. Uygun yöntem ve teknikle, çok tekrarla her çocuk öğrenir” dedi.

“ÇALIŞA ÇALIŞA 6 AY SONRA SOL KOLU İLE DE KULAÇ ATMAYI BAŞARDI”

Etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek sözlerine başlayan Özkan Orak, “Herkesin fiziksel gelişimi, sosyalleşmesi ve bir topluluğa girmesi için bazı şeyler gerekli. Biz kendi açımızdan Berkay’ın spor yapıp yapamayacağını kendimize hiç dert etmedik. Çünkü spor altyapısı olan birisiyim. Ben ilk olarak terapi maksatlı yüzme havuzuna götürdüm. 8 yaşında Berkay yüzmeye başlayınca baktım ki Berkay suyu seviyor. Oyunla başladığımız bu süreci bu seviyeye getirdik. Ben bir gün Berkay’la yüzerken Özel Sporcular Federasyonu’ndan bir antrenör kardeşimiz, Berkay’ın iyi yüzdüğünü, takıma katılabileceğini söyledi. Ben bu sürece Berkay’ı hazırlamıştım. Antrenör bizi üç ay takip etti, dördüncü ayda Berkay hazırdı ve ben de bu konuda istekliydim.  Berkay önce sadece sağ koluyla kulaç atıyordu. Çalışa çalışa 6 ay sonra sol kolu ile de kulaç atmayı başardı. Bu durum hocaların da dikkatini çekti. Bu şekilde yüzme maceramız başladı. Spor, bizlerin sosyalleşmesine, kendimizi ifade etmemize yarayan bir araç. Berkay yüzmek istiyorsa yüzer, boks yapmak istiyorsa boks yapar. Tabii ki bunun da bir metodu vardır. Spor konusunda da özel eğitim konusunda da çocuğa yüklenmeye gerek yok. Yapabildiği kadar yapsın. Kapasitesini zorlarsanız olumsuz durumlar yaşanabiliyor. Biz bunları hissedersek geri çekiliriz, dinlendiririz. Başka bir metod deneriz. Sporu sevdireyim derken illa da milli sporcu olacak diye zorlamayı doğru bulmadım. Hala aynı şekilde düşünüyorum. Özel eğitim ve özlük hakları da çok önemli. Ben Türk Silahlı Kuvvetler mensubuyum. Bizimle aynı durumda olan Hava, Kara ve Deniz Kuvvetleri ile Jandarma personeli olarak durumumuzu, özlük haklarımızı komutanlarımıza ilettik. Ben, Berkay’ın durumuna dair amirime bilgi verdim. Çünkü amirim, komutanım down sendromunun ne olduğunu bilmiyordu ve bunu onlara öğretmemiz gerekiyordu. Anlattım ve Berkay’ı onlarla tanıştırdım. Buralara kadar gelirken bunları yapmamız gerekiyor. Siz bir öğretmen olarak aileye mutlaka bunları aşılamalısınız. İzin ve tayin haklarını, eğitime dair haklarını, destekleri bilmeden kendinizi ifade edemiyorsunuz” şeklinde konuştu.

“HİÇ YILMADAN ÖNÜME GELEN ENGELLERİ AŞTIM”

Spor Antrenörlüğü Bölümü 2. Sınıf öğrencimiz Berkay Orak, “Bana bu üniversitede okuma fırsatı veren başta Rektörümüz Prof. Dr. Ersan Aslan olmak üzere, Dekanımız Prof. Dr. Sinan Ayan hocamıza, her zaman beni destekleyen bana yardımcı olan bütün hocalarıma çok teşekkür ediyorum. Yüzmede birçok başarılarım ve madalyalarım var. Spora  ve özel eğitime çok emek verdim, çok çalıştım ve bu günlere geldim. Hiç yılmadan önüme gelen engelleri aştım. Bundan sonraki hedefim ise okulumu bitirip meslek sahibi olmak. Herkese çok teşekkür ediyorum”  diye konuştu.

EĞİTİMCİLERE ÇOK ÖNEMLİ SORUMLULUK DÜŞÜYOR

Son 20 yılda Türkiye’de özel eğitime verilen önemin arttığını ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Kürşat Öğülmüş, “Burada buzdağının üzerinde bir başarı görünüyor ve biz buna odaklandık. Ancak buzdağının altında sabır, işbirliği, mücadele, inanç gibi önemli değerler var. Bu mücadeleden dolayı Berkay’ı, anne ve babasını tebrik ediyorum.  Program vesilesiyle özel eğitimin son 20 yılını da görmüş oluyoruz. 20 yıl önce durum çok vahimdi. Berkay’ın durumunda, yani translokasyon durumunda hafif düzeyde zihin yetersizliği olan bireylerin eğitim alabileceği çok sınırlı imkânlar vardı. Kaynaştırma ortamlarında ciddi problemler yaşanıyordu. 20 yıl önce üniversitelerde sadece 3 özel eğitim bölümü varken günümüzde 23’ü devlet 22’si özel üniversitelerde olmak üzere 45 bölümde özel eğitim öğretmenleri yetişiyor. 20 yıl önce  Rehberlik ve Araştırma Merkezlerinde (RAM) bu konuda yeterli bilgi sahibi olmayan kişiler çalışıyordu. Çocuklarına yeterli destek sağlama imkânı olmayan, hangi haklara sahip olduğunu bilmeyen birçok aile var. Burada eğitimcilere çok önemli sorumluluk düşüyor. Çocuklarının durumunu kabullenen, haklarını bilen  aileler, işbirliğine açık oluyor. Gördüğümüz örnekte ilk anlardan itibaren Berkay’ın ailesinin ciddi anlamda azim ve mücadele örneği göstererek başarılı olduğuna  şahit oluyoruz.  Ev sahibi olarak Sevinç Hanım’a, Özkan Bey’e ve Berkay’a programımıza katıldığı için teşekkür ediyorum. Sizleri tebrik ediyorum” dedi. Moderatör Doç. Dr. Halil Sarol, yaşadıklarını ve tecrübelerini bizlerle paylaştıkları, özel eğitimin önemini ve ülkemizde özel eğitimin geldiği seviyeyi bizlere anlatarak farkındalık oluşmasına katkı sağladıkları için konuşmacılara teşekkür etti. Soru-cevap ile devam eden söyleşi, Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sinan Ayan, Spor Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Rüstem Orhan ve Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Kürşat Öğülmüş’ün, Sevinç Orak, Özkan Orak ve Berkay Orak’ a plaket vermesi ve hatıra fotoğrafı çektirilmesi ile sona erdi. 

Bu haber toplam 8 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.