Sonsuzluk iksiri

Gerçekten ne oluyor bizlere diye merak ediyorum. Zaman çok hızlı yetişemiyoruz çünkü bereketi yok. Günlerimiz çok boş geçiyor. Sonraki gün için çok işimiz var gibi ama hiçbir şey yapmadan o günü tamamlıyoruz. Büyük bir umutla bir sonraki güne tekrar plan yapıyoruz. Ama o da bir önceki günden farklı değil. Soruyorum sizlere, aranızda bir gününü doya doya yaşayan var mı?
Eskiden diye başlayan ve büyük bir heyecanla devam eden cümlelerimiz var. Ama şimdi diye hüzünle biten konuşmalar dilimizde.

Sanki hayatımızın gökkuşağından bir renk silinmişte kalan altı adet renkle tüm resim anlamsız bir bütün haline gelmiş gibi. Herkes kendisiyle konuşuyor artık. Kimseye ihtiyacımız kalmamış gibi yaşıyoruz. O kadar huzursuzuz yani. Yüklemi olmayan bir cümlenin gizli öznesi gibi yaşantılarımız var şuan. Mutluluk binamızın temeli sarsılmış. Herkes birbirinden uzaklaşmış, eski samimiyetimiz ve dostluğumuz yok. En önemlisi birbirine yarenlik eden kalmamış. Kimse kimsenin nazını çekmiyor mesela. Kimse kimsenin kahrına dayanamıyor ya da dayanmak istemiyor.

Eskiden öyle değildik. Samimi duygularla arkadaşlık yapar, dostluk eder, birbirimize yaren olurduk. Şimdi hatır gönül bilmiyor, büyük küçük saymıyoruz. Hatta kimsenin kendisinden başkasını düşünmediği bir hayatı yaşıyoruz. Hepimiz şikayetçiyizdir bu durumdan. Ama kimse de değişmek istemiyor bence. Alışmışız bu duruma ama başkalarının değişmesini bekliyoruz sanki. Belki de kendimiz değişmekten korkuyor, başkalarının korkusuzca değişmesini istiyoruz.

Dedim ya hayatımızda bir renk silinmiş ve zamanın bereketi kalmamış diye. İşte bunun sonucunda da ekmeğin tadı, suyun lezzeti, meyvelerin vitamini yok. Çaylar demli ama eski ağırlığı yok. Kahve aynı kahve ama hatırı kırk yılı bırak kırk dakika bile değil. Acaba yaradan nurunu mu çekti bizden diye düşünüyorum. Sanki hepimiz bir korku filminde oyuncuyuz ama aynı zamanda da izleyicisiyiz bu filmin. İnsanlık bir yandan bir yana savruluyor ve sanki korkunç bir sona yaklaşıyor gibi. Ama herkes sonsuzluk iksiri içmişte ölmeyecekmiş gibi yaşıyor.

Bu yazı toplam 181 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Berat Doğan Arşivi